Zariyat Suresi, 50. Ayet
Arapça Metin
فَفِرُّوا إِلَى اللَّهِ ۖ إِنِّي لَكُمْ مِنْهُ نَذِيرٌ مُبِينٌ
Ali Bulaç Meali:
Öyleyse, Allah'a doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın. Gerçekten ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıyorum.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali:
O halde hemen Allaha kaçın, haberiniz olsun ki ben size ondan bir açık nezîrim
Diyanet Vakfı Meali:
ZARİYAT 50. O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, size O'nun katından (gelmiş) açık bir uyarıcıyım.
Diyanet İşleri Meali:
ZARİYAT 51/50. De ki: "Öyleyse Allah'a koşusun; doğrusu ben sizi O'nun azabı ile açıkça uyaranım."
Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
(48-51) Yeri de döşedik, ne güzel döşeyicilerdir. Ve her şeyden iki çift yarattık. Tâ ki, tefekkür edesiniz. «Artık Allah'a kaçın, şüphe yok ki, ben sizin için O'nun tarafından bir apaçık korkutucuyum. Ve Allah ile beraber başka bir ilâh ittihaz etmeyin. Muhakkak ki, ben sizin için O'ndan bir apaçık korkutucuyum.»
Suat Yıldırım Meali:
O halde, Allah'a kaçın, çabuk Allah'ın himayesine koşun. Zira ben O'nun tarafından, sizi uyarmak için gönderilen âşikâr bir elçiyim.
Muhammed Esed Meali:
Böylece, (ey Muhammed, onlara söyle:) (Sahte ve kötü olan her şeyden) Allah'a sığının! Gerçek şu ki ben, O'nun tarafından görevlendirilmiş açık bir uyarıcıyım!
Hasan Basri Çantay Meali:
O halde (Habîbim, de ki:) «Hepiniz Allaha kaçın. Hakıykat, ben sizi On (un azabın) dan açıkça korkutan (bir peygamber) im».
Süleyman Ateş Meali:
O halde Allâh'a kaçın, ben size O'nun tarafından görevlendirilmiş apaçık bir uyarıcıyım.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali:
Artık kaçın Allah'a, şüphe yok ki ben size, onun tarafından, apaçık bir korkutucuyum.